İSTİKLAL MARŞIMIZIN KABULÜ - 12 Mart 1921
Türk Kurtuluş Savaşı'nın en çetin döneminde, bir millî marşa duyulan gereksinmeyi göz önüne alan Milli Eğitim Bakanlığı, 1921yılında bunun için bir şiir yarışması düzenledi.
Yarışmaya 724 şiir gönderildi. Kazanacak şiire para ödülü konduğu için başlangıçta Mehmet Akif katılmak istemedi. Ama millî eğitim bakanı Hamdullah Suphi'nin (TANRIÖVER) ısrarı üzerine, ödülsüz olmak şartıyla o da şiirini gönderdi.
Yapılan seçim sonunda, Mehmet Akif'in 20 Şubat 1921'de yazdığı "Kahraman Ordumuza" sungusunu taşıyan şiiri 12 Mart 1921 günü büyük çoğunlukla TBMM'nce İstiklâl Marşı kabul edildi.
Aynı yıl bir de beste yarışması açıldı, ama kesin bir sonuç alınamadı. Bunun üzerine Millî Eğitim Bakanlığı'nca Ali Rıfat ÇAĞATAY’ın (1867–1935) bestesi uygun görülerek okullara duyuruldu.
1924'ten 1930'a kadar marş bu beste ile çalındı. O yıl bunun yerini, Cumhurbaşkanlığı Orkestrası şefi Zeki ÜNGÖR'ün 1922'de hazırladığı bugünkü beste aldı.
İstiklal Marşı
- Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
- Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
- O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
- O benimdir, o benim milletimindir ancak.
- Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!
- Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal?
- Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal...
- Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!
- Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
- Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
- Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
- Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
- Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
- Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
- Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
- 'Medeniyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?
- Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın.
- Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.
- Doğacaktır sana va'dettigi günler hakk'ın...
- Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.
- Bastığın yerleri 'toprak!' diyerek geçme, tanı:
- Düşün altında binlerce kefensiz yatanı.
- Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
- Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.
- Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
- Şuheda fışkıracak toprağı sıksan, şuheda!
- Canı, cananı, bütün varımı alsın da hüda,
- Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.
- Ruhumun senden, ilahi, şudur ancak emeli:
- Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli.
- Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli,
- Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.
- O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım,
- Her cerihamdan, ilahi, boşanıp kanlı yaşım,
- Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na'şım;
- O zaman yükselerek arsa değer belki başım.
- Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal!
- Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
- Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:
- Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
- Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!
Mehmet Akif Ersoy
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder