Sayfalar

19 Aralık 2015 Cumartesi

Hayatın Çooook Yavaş Aktığı Türkiye’nin 9 Sakin Şehri

Hayatın Çooook Yavaş Aktığı Türkiye’nin 9 Sakin Şehri

Avusturya, Danimarka, Almanya, Hollanda, Norveç, Polonya gibi 28 ülkeden 182 küçük nüfuslu kentin üyesi olduğu ‘Sakin Şehirler’ örgütlenmesi 1999 yılında İtalya’da başladı. İtalyanca Citta (Şehir) ile İngilizce Slow (Yavaş) kelimelerinin birleşmesiyle türetilen ve küreselleşme sonucu ortaya çıkan aynılaşmayı ortadan kaldırarak, şehirlerin kendi özgün yapılarını korumayı hedefleyen Cittaslow hareketine göre yaşamın, yaşamaktan zevk alınacak bir hızda yaşanması gerekiyor.

Sadece şehirler değil kasabalar da “Sakin Şehir” unvanını alabiliyor. Ancak bu unvanı almak sanıldığı kadar kolay değil. Nüfusun 50 binden az olması, geleneksel yapıların korunması, trafiğin azaltılması, yerel ürünlerin ve yenilenebilir enerji kullanılması, fast food dükkânları yerine yerel yemeklerin sunulduğu restoranların desteklenmesi, eski yapıların restore edilmesi, gürültü kirliliğinin engellenmesi, hava kalitesinin yükseltilmesi, organik ürün üretilmesi, el sanatlarının korunması gibi 70 kritere uymak gerekiyor.
Şimdi yerel üretimin, sakinliğin, geleneksel yapıların başrolde olduğu Türkiye’nin 9 sakin şehriyle tanışma zamanı…


Ne çevre kirliliği var, ne de gürültü: Akyaka / Muğla

Hayatın Çooook Yavaş Aktığı Türkiye’nin 9 Sakin Şehri
Doğal güzelliklerinin yanında, çeşitli medeniyetlerin izlerini taşıyan tarihi dokusu, kendine has mimarisi, denizden her daim esen ılık meltemi ile büyüleyici bir atmosfere sahip olan Akyaka, mutlaka görülmesi gereken bir huzur sığınağı. Dantel gibi işlenmiş ahşap oymalarla süslü Akyaka evlerinin her biri diğerinden güzel bahçelere sahip. Doğal bir akvaryuma benzeyen Kadın Azmağı, su samurları, yılan balıkları, Akdeniz fokları, flamingoları ve leylekleri ile bir cenneti andıran Akyaka’ya Yavaş Şehir unvanı çok yakışıyor.


Dünyanın ilk ve tek sakin adası: Gökçeada / Çanakkale

dunyanin-ilk-ve-tek-sakin-adasi-gokceada-canakkale-listelist-listelist

Çorak topraklarda bereket tanrısı olarak adlandırılan Imbrasos’un bolluk diyarı olarak bilinen İmroz, bugünkü adıyla Gökçeada, üzerinde barajı olan, doğal su kaynakları açısından cömert, denizi temiz, meyvesi nefis bir ada… Türkiye’nin en batı noktasında yer alan ve en büyük adası olan Gökçeada, Rum evleri, doğal yaşamı, organik ürünleri ve alternatif spor olanakları ile son yıllarda önemli bir turizm merkezi haline geldi. Haziran 2011’de Cittaslow unvanı alan Gökçeada, dünyanın ilk ve tek sakin adası.


Helenistik dönemden Osmanlı’ya tarih kokuyor: Taraklı / Sakarya

helenistik-donemden-osmanli'ya-tarih-kokuyor-tarakli-sakarya-listelist-listelist
Sakarya’nın güneydoğusunda bulunan ve yemyeşil ormanların arasında parıldayan Taraklı, ismini ahşap tarak yapan ustalardan almış. Helenistik dönemden günümüze birçok medeniyetin hüküm sürdüğü bu güzel ilçe, Osmanlı dönemine tanıklık eden evleri, konakları ve dar sokaklarını süsleyen Arnavut kaldırımlarıyla ünlü. Göynük Deresi’nin çevresine dağılmış cumbalı Osmanlı evlerinin çoğu bir asrı aşan yaşlarına rağmen hâlâ ayakta.


Eskinin ticaret merkezi, şimdinin sakin şehri: Yenipazar / Aydın

eskinin-ticaret-merkezi-simdinin-sakin-sehri-yenipazar-aydin-listelist (1)-listelist

Yörük Ali Efe’nin “Halkı iyidir, toprağı sever, toprağı seven insan sever” dediği Yenipazar, Aydın’ın yüzölçümü en küçük ve nüfusu en az olan ilçesi. İlk yerleşim yeri tarihi M.Ö. 2000’li yıllara dayanan Orthosia antik kenti civarı olan Yenipazar, eski çağlarda ticaret merkezi olması nedeniyle bu ismi almış. Yerel tohumlardan üretilen sebzelerin merkezi olan ilçenin bir başka dikkat çekici özelliği de hiç bozulmadan günümüze kadar ulaşmış olan Bizans yapıları ve Karya yerleşmeleri. İzmir-Denizli karayolundan sadece 8 km içeride yer alan Yenipazar’a uğrarsanız pidesini tatmadan yola devam etmeyin.


Yavaşlığın başkenti: Seferihisar / İzmir

yavasligin-baskenti-seferihisar-izmir-listelist-listelist
Mandalina bahçeleri, zeytinlikleri, bağları, enginar tarlaları ve verimli topraklarıyla dikkat çeken Seferihisar Türkiye’nin ilk Cittaslow’u. İzmir sınırları içerisinde yer alan, güneş, jeotermal ve rüzgâr enerjisi açısından geniş kaynakları bulunan Seferihisar’da ikisi organik olmak üzere, haftada dört pazar kuruluyor. Yerel üreticiler kendi tarlalarında ürettikleri ürünlerin satıldığı Tarihi Sığacık Kalesi içine kurulan pazara halden mal girişi yasak. Bu pazarda sadece çiftçiler tarafından üretilen ürünlerle Kaleiçi’nde yaşayan kadınların hazırlağı yiyecek, içecek ve el emeği ürünler satılabiliyor. Seferihisar’da yerli tohumun korunması için de çalışmalar yapılıyor. Can Yücel Tohum Merkezi’nde çoğaltılan tohumlar çiftçilere dağıtılıyor. Her yıl düzenlenen Tohum Takas Şenliği’nde de yerli tohumlar yaygınlaştırılıyor.


Lezzet, tarih, sükûnet: Yalvaç / Isparta

lezzet-tarih-sukunet-yalvac-isparta-listelist (1)-listelist
Doğal güzellikler açısından Türkiye’nin en şanslı illerinden biri olan Yalvaç, Isparta’ya bağlı bir ilçe. Sultan Dağları eteklerinde bulunan ve tarih boyunca sayısız medeniyete ev sahipliği yapan bu sevimli ilçede dericilik, keçecilik, demircilik, halıcılık gibi unutulmaya yüz tutan el sanatları hâlâ yaşatılıyor. Geleneksel mahalle fırınları ve mutfak kültürüyle de kendinden söz ettiren Yalvaç, ziyaretçilerine bir günde 5.000 yılı birden yaşatan bir kültür noktası.


Geçmişteki ünü büyük, sakin ve şirin Trakyalı: Vize / Kırklareli

gecmisteki-unu-buyuk-sakin-ve-sirin-trakyali-vize-kirklareli-listelist-listelist
İstanbul’a 1,5 saat uzaklıkta olmasına rağmen henüz keşfedilmemiş olan Vize, ormanları, şelaleleri, gölleri, tarihi ve sahiliyle tam bir cennet köşesi. Bizans döneminden başlayarak önemli bir yönetim ve kültür merkezi olan Vize, geçmişteki ünü büyük, sakin, şirin bir ilçe.


Karadeniz’in bakir kalan tek koyu: Perşembe / Ordu

karadenizin-bakir-kalan-tek-koyu-persembe-ordu-listelist (1)-listelist
Yeşilin her tonuyla toprağı bir makyaj gibi süslediği Perşembe, sadece tarım ürünlerinin bolluğu değil balık çeşitliliğiyle de dikkat çeken bir ilçe. Karadeniz’in bakir kalan tek koyuna ve plajlarına sahip olan Ordu’nun bu güzel ilçesinin kıyılarında kalkan, çaça balığı, kaya balığı, istavrit, tirsi, vatoz, barbun(ya), zargana, has kefal ve mezgit gibi pek çok balık yaşıyor.


Siyah güllerin saklı cenneti: Halfeti / Şanlıurfa

siyah-gullerin-sakli-cenneti-halfeti-sanliurfa-listelist-listelist
Birçok medeniyete ev sahipliği yapan Urfa’nın küçük ve sakin ilçesi Halfeti, 2000 yılında yapılan Birecik Barajı nedeniyle sular altında kaldı. Yöresel kesme taşlı yapıların hâkim olduğu Halfeti, 2000 yılından sonra saklı cennet olarak anılmaya başlandı. Bu özel kent, geçmişi 16. yüzyıla dayanan kuş evi mimarisine de sahip. Bir araştırmaya göre evlerde kuşların yuva yapabilmesi ve kışın korunabilmesi için yapılan 20 çeşidin üzerinde kuş penceresi bulunuyor. Halfeti, dünyada siyah gülün yetiştiği tek yer olarak da dikkat çekiyor.

KAYNAK: listelist.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder